Diyarbakır’daki Medeniyetler-1

Diyarbakır’daki Medeniyetler

Tanzimat Dönemi

Bu dönemde nüfusun giderek artması ve buna

bağlı olarak artan konut ihtiyacı ortaya çıkmış,

ateşli silahların gelişmesiyle işlevsiz kalan kalenin

önemini yitirmesi süreci başlamıştır. Kent merkezi

genişlemiştir.

Bu dönem aynı zamanda, yönetici sınıfın devlet

dairelerine taşındığı dönem olmuş ve kentte, vilayet

konağı, hükümet konağı gibi binalar yapılmaya

başlanmıştır. Dönem 1868-1875 yılları arasında

Diyarbakır’da valilik yapan Kurt İsmail Paşa dönemine

rastlamaktadır. Elazığ yolu üzerinde Seyran

Tepe olarak bilinen yerde bir hastane, bir kışla,

bir cami ve Mülkiye Dairesi’ni yaptırmasıyla

kentin dışına çıkış hareketleri başlar.

Daha sonra ise bunları Rüştiye Okulu ile Fiskayası

üzerinde yaptırdığı bir sanat okulu izlemektedir.

1884 yılında dönemin valisi Sırrı Paşa

tarafından şimdiki Numune Hastanesi olan Gureba

hastanesi açılmıştır. 1885 Diyarbekir Vilayeti Salnamesi’ne

göre; Diyarbakır kentinde, 4164 hane,

3916 dükkân, 28 cami, 32 mescit, 4 medrese, 1

Mülkiye Rüştiyesi, 1 Askeri Rüştiye, 35 mektep,

7 kütüphane, 5 tekke, 11 kilise, 6 Hıristiyan

mektebi bulunmaktadır. Bu dönem kentsel öğelerin

arttığı bir dönem olmuştur. 1889’da ise sanat okulunun

karşısına idadi ve sultani binası yapılarak

bu iki okul sur dışından açılan bir yolla kente

bağlanmıştır.

1891 yıllı Diyarbekir Vilayeti Salnamesi’ne

göre, dönemin valisi Arif Paşa zamanında belediye

binası inşa edilmiştir. Vali Hacı Hasan zamanında

da Buğday pazarı (Kebir Çarşısı), İç kale’de hapishane

ve jandarma kışlası yapılmıştır. 1894 yıllı

“Diyarbekir Vilayeti Salnamesi”ne göre de, adliye

binası 1893’de inşa edilmiştir.

1899 yılında Müşir Semih Paşa Askeri Rüştiye

binasını yaptırmıştır. Ordu kumandanı Ferik Cemal

Paşa döneminde ise Ordu Kumandanlığı binası

ile Adliye binası iç kale’de hizmete girmiştir. Bu

dönemlerde Ermeni nüfusun artmasına bağlı olarak,

Protestan kilisesi inşa edilmiş ve daha önce yapılanlar

da onarılmıştır.

1916 yılında dönemin valisi İzzet Paşa tarafından

sur içinde Dörtyol- Saray kapısı arasındaki caddenin

açılmasıyla ilk imar operasyonu yapılmıştır. İkinci

operasyon ise, Dağ kapısında bulunan kent giriş

kapısı ve surların bir kısmı yıkılarak yeni gelişme

alanlarına doğru geniş bir çıkışın açılmasıdır. Böylece

dörtyol bir trafik odağı haline getirilmiştir.

Elazığ caddesinin gelişmesi sürecini başlatmış ve

mevcut ticaret aksının da yenilenmesine yol

açmıştır.

Tanzimat Dönemiyle kente yeni kurumlar ve

yeni yaşam tarzları gelmiş, bu da kentsel dokudaki

değişimde çok önemli bir rol üstlenen etmenler

arasında olmuştur.