Kentleşme sürecinde Diyarbakır-13
Kentleşme sürecinde Diyarbakır-13
Bölge Planları:
Yasal plan kademelenmesinin ilk basamağı
olarak bölge planları gösterilmektedir. Ülkemizde
bölge planlarının geçmişi 60’lı yıllara kadaruzanır.
Hazırlanan ilk bölge planı Doğu Marmara Bölgesi
Planıdır. Bunu, Zonguldak Projesi, Çukurova
projesi, Keban Projesi, Antalya Projesi, Güneydoğu
Anadolu Projesi, Doğu Anadolu Projesi, Doğu
Karadeniz Bölgesi Gelişme Planı ve Yeşilırmak
Havzası Gelişim Projesi izlemiştir. Anılan projeler
DPT, Bayındırlık ve İskân Bakanlığı, Başbakanlık
GAP İdaresi gibi merkezi hükümet düzeyindeki
birimler tarafından hazırlanmış, ancak bu planların
yaşama geçirilmesine yönelik yasal düzenleme
olmadığı için uygulanmaları sağlanamamıştır.
1994 yılında yürürlüğe giren 540 Sayılı “Devlet
Planlama Teşkilatı Kuruluş Ve Görevleri Hakkında
Kanun Hükmünde Kararname” de DPT’nin görevleri
içinde bölge planları hazırlamak gibi bir
ifadeye yer verilmemektedir. Ancak, “Bölgesel
Gelişme ve Yapısal Uyum Genel Müdürlüğü”nün
görevlerinin sayıldığı 14.Madde‘de Müdürlüğe,
“il ve ilçe bazında araştırma ve planlama çalışmaları
yapmak, diğer kamu kurum ve kuruluşlarının bu
konularda yapacakları çalışmaların Kalkınma Planları
ve Yıllık Programlarla tutarlılığını sağlamak,
yapısal uyum politikalarının uygulanması sırasında
ortaya çıkabilecek sorunların çözümü amacıyla
projeler geliştirmek ve bu konularda yapılacak
çalışmaları koordine etmek, kalkınma ajanslarının
genel koordinasyonunu sağlamak ve bunlarla ilgili
iş ve işlemleri yürütmek, yerel istihdamın ve girişimciliğin
geliştirilmesi çerçevesinde küçük ve
orta ölçekli sanayi işletmelerinin, esnaf ve sanatkârların
ve kırsal kesimin sorunlarına yönelik politikalar
geliştirmek, kurumsal ve hukuki düzenlemeler
ile ilgili görüş vermek, uygulamayı yönlendirmek,
kalkınmada öncelikli yöreleri ve ihtiyaçlarını
tespit etmek, bu yörelerin özelliklerini
dikkate alarak daha hızlı bir gelişme sağlanması
amacıyla gerekli çalışmaları yapmak, bölgesel
kalkınma projeleri ile ilgili koordinasyonu sağlamak
ve görev alanına giren konularda görüş vermek
ve uluslararası kuruluşlarla temas ve müzakerelere
iştirak etmek” görevleri verilmekte, ancak yine
de açıkça “bölge planı” ifadesine yer verilmemektedir.
Özetle, ülkemizde yürürlükteki mekânsal planlama
sistemi içinde ülkesel düzeyde bir plan
kavram ve yaklaşımına yer verilmediği gibi, Bölge
Planlarına ilişkin ifadeler de son derece yetersiz,
muğlâk olduğu gibi bölge planlaması teknik içeriği
ve yaptırımları da tümüyle belirsizlik içinde bırakılmış
bir kademedir.