Diyarbakır’ın coğrafi ve fiziki özellikleri-19
Semt semt gelişim
Diyarbakır kentinin gelişmesini kısıtlayan doğal
ve yapay eşikler aynı zamanda gelişme yönlerini
etkilemiş, kentin makro formunun oluşumunda
belirleyici olmuşlardır. Dicle vadisinin batı yamaçlarının
topografyası doğu yönündeki gelişmeyi
sınırlandırmaktadır. Havaalanı güney-batıdaki gelişmeleri,
kuzeydeki askeri alan ise bu bölgedeki
gelişmeleri kısıtlamaktadır. 1960 sonrası plansız
eğilimi gösteren kent, mevcut yollar ve yeni açılan
karayolu bağlantıları boyunca gelişme göstermiştir.
Kent dışında kamu tarafından 1978’de kurulan
Tekel Tütün Fabrikası, 1968’de başlanan küçük
sanayi sitesi, Sümerbank İplik Fabrikası gibi
çalışma alanları ile, kent dışında yer seçen kamu
kuruluşlarının çekiciliği de kent makro formunun
oluşmasında etken olmuştur. Bu ve benzeri etkilerle
kuzeyde Seyrantepe, Huzurevleri, Şehitlik Mahallesi’nde
Ben-u Sen Bölgesi’nde gecekondu
bölgeleri oluşmuştur.
1984 ve 1994 planlarının öngördüğü gelişme
alanlarından planlı olarak gelen bölgeler vardır.
Bunlar, Bağlar Bölgesi’nde Huzurevleri’nde, Diclekent
çevresinde yoğunlaşmıştır. 1990 sonrası
Şilbe Bölgesi’nde başlatılan toplu konut yapılaşması
etaplar halinde sürmekte olup, toplu ve planlı gelişme
örneğidir. Diyarbakır, 1960’lara dek kamu
yatırımları ve dengeli nüfus artışının getirdiği sosyo-
ekonomik ortam içinde dengeli ve planlı kentsel
gelişmeyi sürdürmekte iken, 1960 sonrası göç ve
nüfus artışının baskısı, merkezi ve yerel yönetimlerin
planlı kentleşmeyi yönlendirmedeki yetersizlikleri
nedeniyle, genel olarak plansız bir gelişme süreci
yaşamıştır. Kentin makro formu içinde planlı,
plansız bölgeler iç içe olup bir mozaik oluşturmaktadır.
Kentin büyüme sürecinde aşırı katlı yoğunluklar
altyapısız, donatısız sağlıksız çevre koşulları
başlıca olumsuzluklar olarak ortaya çıkmaktadır.