Günümüzde işsizlerin, aylakların, kumarbazların mekanı durumuna düşen kahvehanelerin yerine kentin saygın insanlarının devam ettiği, “Kıraathaneler” vardı, çayhaneler vardı.
O yılların çayhaneleri de kıraathaneleri pis mekanlar değildi. Her yerin kendine özgü saygınlığı vardı. Temizliğe önem verildiği gibi, kılık kıyafeti düzgün olmayanlar alınmazdı. İçeri girebilen gençler bir kenara ilişir saygılı bir biçimde çayını içer, büyüklerin sohbetlerini dinler, kendi aralarında kısık sesle sohbet ederlerdi.
Bazı çayhanelerde ve kıraathanelerde özellikle geceleri yatsı namazından sonra romanlar, masallar, çoğunlukla da Hazret-i Ali cenkleri, Zaloğlu Rüstem, Battal Gazi gibi ünlülerin kahramanlıkları, Kerem ile Aslı, Yusuf ile Züleyha, Arzu ile Kamber, Ferhat ile Şirin, Mem-u Zin, Zembilfroş, Sipane Halate, gibi ünlü aşk masalları ve destanları okunurdu.