Yunus Peygamber:

Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesinde Onunla ilgili şu bilgilere yer verilmektedir. “Amma ibtida sebeb-i binası: Hz. Yusun Nebi Musul-i atikde sakin olup ol diyarlarun halkını dine devet edüp asal bir ferdi-i ferideden bir kimesne imana gelmedükleinden gayet müteellim olup Musul halkına bed-dua edüp eski Musul halab oldu. Andan Diyarbekr’e geldükde ahalisi mu’cize istemedin cümlesi İslam ile müşerref olduklarından Yunus Nebi aleyhisselam mahzuz olup “ilinüz vilayetünüz ma’mur-u abadan  ve halkınız dayima mesrur-u şadan olup cümle evlad-u iyalleriniz muammer-ü muammere olup mecib-ü reşid olalar” deyü dua-i hayr edüp Fıs kayası nam mahalde bir gar-ı yetiman içre yedi yıl sakin oldu.  Evliya Çelebinin Hz Yunus Peygamber ile ilgili vermiş olduğu bu bilgiler onun mezarının sur içinde olabileceği ihtimalini akla getirmektedir. Ancak yakın tarihteki mezarların bile yerlerinin tespitinin zorluğu göz önüne alındığında bu durumu ispat etmenin zorluğu ortaya çıkacaktır. Ancak bu konuda bazı ip uçları bulmak mümkündür. Osmanlı döneminde doğu bölgesinin Safevilerin baskısından kurtulması çok kolay olmamıştır. Bu zor dönemlerde çok büyük başarılar ortaya koyan Bıyıklı Mehmet paşanın çok uzaklarda vefat etmesine rağmen cenazesinin Diyarbakıra getirilmesini ve özellikle yaptırdığı caminin haziresine defnedilmesini vasiyet etmesi Peygamber mezarının bulunduğu yakın bir mekanda yatmanın arzusu olarak düşünülebilir. Aynı durumun Özdemiroğlu Osman paşa’da da görülmesi bu durumu daha da kuvvetlendirmektedir.(3)

Süryani kaynaklara göre Musul’da Yunus peygamber kabri denen yer patrik Yuhanna’ya aittir(4)

Bu nedenle Hz.Yunus Kabri Diyarbakır’da olması daha kuvvetlidir

Joseph Von Hammer Osmanlı tarihi eserinde Timur’un Diyarbakır’da Hz.Yunus’a türbe yaptırdığı ve bunun için 20.000 lira(kepik) harcadığı ifade ediliyor