Din-Mitoloji ilişkisinde Mitolojinin Din Üzerindeki Etkisi-57

  Kavl

Sîsebân’da yaşayanlardan hiç kimse savaştan geri

kalmamak için orduya katılmıştır. Iyar, Sîsebân’dan

çıkar. Resulullah’ın ve sahabelerin yanına döner.

Gördüklerini, öğrendiklerini, Resulullah’a bildirir.

Resulullah ve Sahabeler, düsmanın hazır olduğunu

duyunca daha çok bilenirler. Iyar, Hüsna’nın vezirinin

gizlice Müslüman olduğunu söyler. Bu

haber sahabeleri sevindirir. Düşman, Sîsebân’a

gelen orduyu görünce, kim olduklarını merak eder.

Aralarına birini gönderirler. Hüsna, teftiş için

gönderileni bekler. Gönderilen şahıs bir süre sonra

döner gelir. Vezir, onun yanına gider. Ona Hüsna

Sultan’ın uyuduğunu, öğrendiklerini kendisine bildirmesini

emreder. Adam, gelenlerin Muhammed’in

adamları olduğunu, kendileriyle savaşmaya geldiklerini,

Medine’nin Herkül’lerinin Sîsebânlıların

kafalarını kesmeye geldiklerini, bir an önce hazırlık

yapmak gerektiğini belirtir.

Vezir, “Bizi tanıyan, bilen, bize yanasmaz, sana

inanmıyorum” der. Başka birini gönderir. O da,

ilk haberciden ayrı bir şey söylemez. Vezir, bu

sırada uyanan ve ikinci haberciyi dinleyen Hüsna’ya

orduyu tekrar teftiş etmesini önerir. Çok kızan

Hüsna, Vezir’e “Ahmak!” diye bağırır ve hâlâ bir

şey anlamadığını söyler. Araya giren Getruf, Hüsna

için hepsini öldüreceğini söyler. Sonunda iki ordu

karşılasır, çok şiddetli bir çarpısma olur. Yüzbinden

fazla olan düsmandan binlercesi öldürülür. Sahabeler

de çok kayıp verir. Ashabdan bin kişi kalmıstır.

Düsman etraflarını çevirmiş, çok zor bir duruma

düşmüşlerdir.