İlhanlılar, Batı ve Güneybatı Anadolu’ya nüfuz edemediklerinden, buralardaki Türkmen beyleri küçük küçük devletler kurmuşlardı.
Selçuklu devleti ismen son bulunca, bu beylikler daha fazla genişlemek için gayretler sarfına başladılar. Yalnız, İlhanlıların Anadolu umumi valilerinin en meşhuru olan Emir Çobanoğlu Demirtaş (Timurtaş) Bey Anadolu’yu tamamen Moğolların idaresi altına sokmaya çalıştı. İlhanlılara karşı bağlılıklarını kesen veya gevşeten Anadolu beyliklerini ortadan kaldırmak istediyse de emelinde muvaffak olamadı. Demirtaş Beyin ölümü Anadolu beyliklerine geniş nefes aldırdı.
İlhanlı hükümdarı Ebu Said Bahadır Han evlât bırakmadan 1335 de ölünce İlhanlı devleti son günlerini yaşamaya başlamıştı. O sırada İlhanlıların Anadolu valisi bulunan Türk asıllı Alâeddin Eretna Bey, İlhanlılardaki saltanat kavgalarından faydalanarak, merkezi Sivas olmak üzere bir devlet kurdu (1343). Böylece, Anadolu’nun doğu ve orta taraflarını içine alan İlhanlı nüfuz ve idaresi tamamen sona ererken Anadolu’daki beylikler için birbirlerine karşı daha serbest bir mücadele devresi açılmış oluyordu.
On dördüncü asrın ilk yarısında Anadolu’daki beylikler: Karaman, Germiyan, Menteşe, Hamit, Karesi, Aydın, Saruhan, Eşref, Candar ve Osmanoğulları idi. Orta Anadolu’nun bir kısmına sahip Eretna oğullarından başka Doğu Anadolu’da da ayrı beylik ve hükümetler teşekkül etti. Bu beylikler arasında, hususî beylik menfaatleri ve Anadolu birliğini kurma meselesi yüzünden çarpışmalar eksik olmadı. Nihayet Anadolu bir